Kategori arşivi: TB2L

TB2L’de Normal Sezonun Ardından..

TB2L’de normal sezon maçları sona ererken gruplarında play-off’a kalan ve ligden düşen takımlar belli oldu. TB2L A Grubu’nda play-off’a kalan takımlar; Hacettepe Üniversitesi, Trabzonspor, Selçuk Üniversitesi, Vestel, Gelişim Koleji, Pertevniyal, Finalspor ve Beykoz olurken, Düzce Gençlik ve Yeni Nesil bölgesel lige düştü.

B Grubu’nda ise; Olin Gençlik, FMV Işık, Genç Telekom, İTÜ, Uşak Belediye, Akhisar Belediye, Yeşilyurt ve Optimum TED Kolejliler play-off’a kalan takımlar olurken, Akçakoca Poyraz ve Pamukkale Üniversitesi bölgesel lige düştü.

TB2L play off eşleşmeleri ise aşağıdaki şekilde oluştu.
Hacettepe Üniversitesi – Optimum TED Kolejliler
Trabzonspor – Yeşilyurt
Selçuk Üniversitesi – Akhisar Belediye
Vestel – Uşak Belediye
Olin Gençlik – Beykoz
FMV Işık – Finalspor
Genç Telekom – Pertevniyal
İTÜ – Gelişim Koleji

SEZONUN EN İYİLERİ

Biz de bu sayımızda sizlere TB2L’de normal sezonun en çok dikkat çeken, 5 yerli ve 5 yabancı olmak üzere en başarılı 10 oyuncusunu seçtik.

Türk Oyuncular

1. Orhan Haciyeva (Pertevniyal)
Bu sezon müthiş bir gelişme gösteren Azeri asıllı oyuncu Orhan Haciyeva, birçok kez Haftanın Oyuncusu olmayı başarırken önümüzdeki yıllarda Beko Basketbol Ligi’nde rahatlıkla oynayabileceğini gösterdi. 12.9 ribaund ortalamasıyla normal sezonu “Ribaund Kralı” olarak tamamlayan Orhan Haciyeva, 22.3 sayı ortalamasıyla sayı krallığında da 2. sırada yer almayı başardı.

2. Mustafa Abi (İTÜ)
Yıllarca Efes Pilsen, Fenerbahçe ve Beşiktaş formalarıyla 1. ligde izlediğimiz tecrübeli oyuncu Mustafa Abi, bu sezon İTÜ formasıyla çok başarılı maçlara imza attı. Lige çok iyi başlayıp, uzun süre sayı krallığında 1. sırada yer alan Mustafa Abi, yaşadığı sakatlıktan sonra bir süre sahalardan uzak kalsa da, ligin son bölümünde sahalara döndü ve Harun Erdenay’ın takımın başına gelmesiyle birlikte yeniden formunun zirvesine çıkmayı başardı. Mustafa Abi, sezonu 21.0, 3.2 ribaund, 2.9 asist ortalamalarıyla kapattı.

3. Can Maxim Mutaf (FMV Işık)
Altyapıda yakaladığı başarılar ve sayı krallıklarıyla herkesin büyük umutlar bağladığı ancak bu sezona kadar aynı başarıyı üst yapıda gösteremeyen Can Maxim Mutaf, çifte lisansla oynadığı FMV Işık formasıyla TB2L’de harikalar yarattı. Sezonu 18.9 sayı, 3.0 ribaund, 2.0 top çalma istatistikleriyle kapatan Can, aldığı sorumlulukla birçok kez takımına maçı kazandıran isim olmayı da başardı.

4. Admir Aziz Kan (Yeşilyurt)
Uzun yıllardır TB2L’de çeşitli takımlarda forma giyen Boşnak asıllı oyun kurucu Admir Aziz Kan, bu sezon kariyerinin en iyi sezonunu yaşadı ve ligden düşer gözüyle bakılan Yeşilyurt’un sürpriz bir şekilde zirve mücadelesi vermesinde başrol oynadı. 5.8 asist ortalamasıyla sezonu “Asist Kralı” olarak tamamlayan Admir Aziz Kan, bunun yanında 18.0 sayı, 3.2 ribaund ortalamaları da tutturdu.

5. Can Uğur Öğüt (Genç Telekom)
Genç Telekom bu sezon ortaya mükemmele bir performans koyarak sürpriz bir şekilde zirve ortaklarından olurken, Can Uğur Öğüt de gösterdiği performansla adeta bir yıldız gibi parladı. Normal sezonu 16.9 sayı, 5.2 asist, 4.0 ribaund, 2.1 top çalma istatistikleriyle kapatırken, henüz 1992 doğumlu bir oyuncunun bunları başarabilmiş olması basketbolumuzun geleceği adına bizlere de umutlandırdı.

Yabancı Oyuncular

1. Tyrone Nelson (Akhisar Belediye)
Geçtiğimiz sezon bölgesel ligden TB2L’e yükselen Akhisar Belediye, sezon boyunca çok iyi bir performans sergileyerek play-off’a kalmayı başarırken ABD’li oyuncuları Tyrone Nelson bu başarıda en büyük pay sahiplerinden biri oldu. Sezonu 21.9 sayı, 11.1 ribaund ortalamalarıyla kapatan Nelson, takımının birçok maçta galip gelmesini sağlayan isimdi.

2. Al Fisher (Akçakoca Poyraz)
Akçakoca Poyraz’ın sezon içinde renklerine bağladığı Al Fisher, sergilediği muhteşem performansla takımına birçok maç kazandırırken, Beko Basketbol Ligi ve yurtdışından birçok takımın da transfer listesine girmeyi başardı ancak tüm çabalarına rağmen takımını ligde tutmayı başaramadı.  26.0 sayı ortalamasıyla normal sezonu “Sayı Kralı” olarak bitiren Fisher, bunun yanında 3.8 asist, 4.7 ribaund ortalamalarıyla sezonu kapattı. Kendisini önümüzdeki sezon BBL takımlarından birinde izleme olasılığımız oldukça yüksek.

3. Dwayne Curtis (Beykoz)
Beykoz’un ABD’li oyuncusu Dwayne Curtis sezonu 20.1 sayı, 11.4 ribaund ortalamalarıyla tamamlarken, birçok maçta takımına tek başına maç kazandıran oyuncu olmayı başardı. Pivot için uzun sayılmayacak bir boya (2.03cm) sahip olmasına rağmen pota altındaki mücadeleci karakteri ve hücumda oldukça yüzdeli (%66.1) oynaması, onun diğer uzunlara karşı üstünlük kurmasına yetiyordu.

4. Callistus Eziukwu (Uşak Belediye)
Takımı Uşak Belediye gibi lige çok iyi bir giriş yapan ve özellikle sezonun ilk yarısında olağanüstü bir performans sergileyen Nijerya’lı oyuncu Callistus Eziukwu, son haftalarda bir düşüş yaşasa da yine de sezonun en iyi yabancılarından biri olmayı başardı. 3.2 ortalamasıyla normal sezonu “Blok Kralı” olarak tamamlamayı başaran Eziukwu 2 kez bir maçta 8 blok yaparak bu alanda da sezon rekorlarına imza attı. Bunun yanında yakaladığı 18.1 sayı, 10.8 ribaund ortalamaları da onun pota altında ne kadar etkili olduğunu anlatmaya yetiyor zaten.

5. Marquise Gray (Gelişim Koleji)
Gelişim Koleji’nin ABD’li oyuncusu Marquise Gray sergilediği performansla birçok maçta takımının en iyisi olurken, takımının ligi 5. sırada bitirerek play-off’a girmesinde başrol oynadı. Normal sezonu 16.6 sayı, 10 ribaund ortalamaları ile bitiren Gray, play-off’ta da takımının en önemli kozu olacak.
Hazırlayan: Çetin KUZU


Cem Coşkun Röportajı

YOĞUN, STRESLİ AMA BAŞARILI BİR SEZON GEÇİRİYORUZ

3SAYI: Basketbola başladığın günden bugüne kadar ki basketbol hayatını anlatır mısın?
Cem COŞKUN: Basketbola lise 1’de TED Koleji altyapısında başladım. Ama 2 ay sonra lisans problemi yaşadım ve Telekom altyapısına geçtim. İlk senemde okulda derslerin çok yoğun olmasından dolayı Yıldız takımda çok fazla oynayamadım, Ama 2. Sezonumda tam anlamı ile basketbol oynamaya başlamış bulundum diyebilirim. Yıldız takımda olduğum sene benim jenerasyonumun en büyük başarısı 4. olmamızdı. Eğer yanlış hatırlamıyorsam Samsun’da yapılmıştı Şampiyona. Ankara’da genelde zaten hep ilk ikiye oynuyorduk. Finaller hep Telekom ve Kolej arasında geçiyordu.  O dönemde A Takım ile idmanlara çıkmaya başladım. 2-3 sezon A Takım kadrosunda bulundum. Ercüment Abi ile beraber çalışıyorduk ama çok fazla süre alamadım sadece 1-2 Avrupa maçında oynadım. Daha sonra Tolga Abi takımın başına geçti ama bu sefer de hazırlık kampında belimden sakatlandım. Daha sonra Tecrübe kazanmak adına Çankaya Üniversitesi’ne kiralık verildim. O senemde daha ciddi süreler almaya başladım. Ama sene sonunda Bölgesel Lig’e düştük. Sonra Telekom’dan Murat Göktaş ile Tekel’e kiralık gittim. Ama o sezon ciddi maddi sıkıntıları vardı, yabancı oyuncular geç gelmişti daha sonrada ligden düştük zaten. Bir sonraki sezon Umut Görür, Alper Yılmaz, Umut Lafatan ve ben TTNET Beykoz’a geçtik.

3SAYI: Hacettepe ile anlaşmadan önce Beşiktaş Cola Turka ile anlaştın. Genç Telekom’dan ayrılma kararını alıp Beşiktaş ile anlaştığın dönemi anlatabilir misin?
C.C: Geçen sene Genç Telekom ile sözleşmem bittiğinde onlar kalmamı istediler ama ben istemedim. Hedefim açıkçası daha yukarılardı ve daha tecrübe kazanabileceğim bir takımda olmak istedim. O dönemde Karşıyaka’dan teklif geldi, 2 gün idmanlara çıktım. Aslında herşeyde anlaşmıştık ama daha sonradan benimde tam olarak hala ne olduğunu bilmediğim birşey oldu ve anlaşmamıza rağmen olmadı. Daha sonra Burak Bıyıktay ile görüştük ve ben 3-4 günlüğüne İstanbul’a gittim, ilk başta bana sundukları sözleşmeyi kabul etmedim ve Ankara’ya geri döndüm. Daha sonra Burak Abi ile tekrar telefonda görüştük ve Beşiktaş’lı olduğum için gitme kararı aldım. Hazırlık maçlarında oynamama rağmen lig maçlarında forma giyemedim. Herkesin bildiği gibi Beşiktaş’ta çok uzun zamandır parasal sıkıntılar var. Ben Aralıkta Hacettepe ile anlaştım ama Beşiktaş’ta hala maaşım bulunuyor. Oyuncuların çoğu da hala parasını alamıyor. Bizim ülkemizde maalesef futbol branşı olduğu zaman diğer branşlara daha az para aktarıyorlar. Beşiktaş’ta yaşadığım sıkıntılardan dolayı mutlu değildim ve oynayabileceğim bir takımda olmak istiyordum. Daha sonra Hacettepe’den teklif gelince kabul ettim. Çünkü tüm staff’ı tanıyorum ve burada ki oluşumun çok güzel olduğunu duymuştum. Geldikten sonra ben de gördüm ki gerçekten Hacettepe’de kurulan organizasyon çok güzel.

HEDEFİMİZ BEKO BASKETBOL LİGİ

3SAYI: Hacettepe ile ilgili neler söyleyebilirsin?
C.C: Naci hoca ile daha önceden beraber çalışmamdan dolayı buraya gelmemin etkisi çok büyük. Burada olmaktan gerçekten çok memnunum. Ben gelmeden önce yaz itibari ile çok yoğun bir çalışma dönemi içerisindeler. Ama bu yoğunluk takımda hiçbir sıkıntıya yol açmıyor. Öncelikle şunu belirtmek isterim ki Türkiye’de çoğu kulüpte olmayan bir oluşum içerisinde olan bir kulüp burası. Bence en önemlisi kulüpte herhangi bir parasal sıkıntının olmaması, sonuçta bu sıkıntılar oyuncuların performansını da etkiliyor. Onun dışında Bölgesel Lig’den Şampiyon olup gelen bir takım var ve TB2L’de de aynı şekilde şampiyon olup BEKO BASKETBOL LİGİ hedefleniyor. Bir diğer deyişle ikinci Bornova örneği olacak.  Lige çıkma heyecanından dolayı herkes çok istekli çalışıyor. Bu yoğunluğun ve stresin olmasına rağmen idmanlar ve toplantılar çok keyifli geçiyor. Onun dışında salonumuz her maç doluyor. Biraz küçük ama bu bize avantaj da sağlıyor. Tüm maçlarımıza sağolsun Hacettepeliler geliyor. Bizi hiçbir maçta yalnız bırakmadılar. Türkiye’de çoğu takım boş tribüne oynarken bizim her maç salonumuz doluyor.

İKİNCİ LİGDE DAHA SERT BASKETBOL OYNANIYOR

3SAYI: BBL ve TB2L arasında nasıl farklılıklar var?
C.C: BEKO BASKETBOL LİGİ’nde ki oyuncular, TB2L’ye kıyasla doğal olarak daha üst düzey oyuncular. Orada daha akla dayalı bir basketbol var ama İkinci Lig’de biraz daha sert defans gerekiyor. Tabiri caizse maçlarda kavga ediliyor. İkinci Lig’de hakemlerde daha çok göz yumuyorlar bazı şeylere. Onları da çok eleştirmek istemiyorum, hata yapabilirler, bu çok normal ama İkinci Lig hakemleri kesinlikle sertlik düzeyine daha müsama gösteriyorlar.

3SAYI: BEKO BASKETBOL LİGİ’nde ki yabancı oyuncu sayısını bir genç oyuncu olarak nasıl değerlendiriyorsun?
C.C: BEKO BASKETBOL LİGİ’nde ki yabancı oyuncu sayısı genç oyuncuların gelişimini etkiliyor. Bizim tecrübe kazanmamız için daha fazla süre almamız gerekiyor. Birinci Lig’de bu tecrübede olup, forma şansı giyen genç oyuncu sayısı maalesef az. İkinci lig kendini gösterme açısından genç oyuncular için bence daha iyi bir düzeyde. Ama yabancı sayısı sadece genç oyuncuları değil, Milli Takım’ları da etkiliyor. 3 yabancı ve 2 Türk ile başlanan ilk 5 kadroda ve az süre alan Türk oyuncuların Milli Takım’lar seviyesinde de başarısı düşüyor. Çünkü sezon içerisinde yeterli maça çıkamamış, yeterli süreyi alamamış konumda olup, diğer Ülker’in oyuncuları ile kıyaslandığında geride kalmış olunuyor. Genç oyunculara güvenen antrenörler olsa bile, diğer takımlarda yabancı oyuncu ağırlığı olduğu zaman herkes o sistemin içine girmek zorunda kalıyor. Çünkü güçlü olan takımın ayakta kaldığı bir sistem ve tartışmasız atletik olarak güçlü olan bir Amerikalı oyuncu takımı bir adım ileri götürebiliyor. Ama takımlardaki yabancı sayısını arttırarak hem gençlerin önü hem de Türk Basketbolunun önü kapatılıyor diye düşünüyorum.

3SAYI: Biraz Milli Takım kariyerine geçersek 70’in üzerinde Milli forma giydin
C.C: Milli Takım kariyerim Yıldız ve Genç Milli Takım ile başladı ve ikisinde de Nihat Abi ile beraber çalıştık. Yıldız milli takım zaten çok kalabalık oluyor, Türkiye’nin her yerinden oyuncular vardı. Yanlış hatırlamıyorsam Yıldız Milli Takım’da 2 tane Avrupa Şampiyonası’na katıldım ve ikisinde de ikinci olduk. bizim jenerasyonumuz Hidayet’lerden sonra gelen en başarılı jenerasyon olarak gösteriliyordu. Daha sonra ise 2 sezon Naci Abi ile beraber Universiade’a gittik. Bankok’ta 5.olduk, geçen sene ise Sırbistan’da ise 6.Olduk. İlk tur maçları bitince, bize normalde Almanya’nın gelmesi gerekiyordu, ama galiba bir oylama ya da onun gibi birşey yapmışlar, Sırbistan geldi ve namağlüp şampiyon oldular. Zaten kadroda ki çoğu oyuncu A Milli Takımda da oynuyordu. Kendi evlerinde oynamanın avantajı ile, Belgrad Arena’yı doldurdular ve şampiyon oldular. Üniversite milli güzel ve eğlenceli bir deneyimdi.

AİLEMİN DESTEĞİ BENİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ

3SAYI: Sence bir sporcu için aile desteği ne kadar önemli?
C.C: Aile desteği kesinlikle hayatta ne olursa olsun çok önemli. Babam elinden geldiğince tüm maçlara gelir. Kardeşimde basketbol oynuyor ve artık ailemde maçlarımıza senelerdir gide gele, basketbolu anlıyorlar. Hem annem hem babam olumlu olumsuz bütün düşüncelerini belirtiyorlar. Eğer onların verdikleri destek olmasalar bugün basketbol hayatım olmazdı. Aile insan hayatındaki en önemli şeydir ve basketboldan önce ailem gelir. Onlara verdiği destekten dolayı ve bugünkü benin oluşmasında katkı sağladıkları için minnettarım.

3SAYI: Kendi özeleştirini yapsan neler dersin?
C.C: Sahada normal hayatımda hiç olmadığım kadar agresif oluyorum. Sinirlerime hakim olmayı bilmem gerekiyor. Sinirlendiğim zaman hakemlerle ve bazen oyuncularla biraz fazla uğraşıyorum. Bunu görebiliyorum. Bu huyumun bana ileride zararı dokunabilir. O yüzden mümkün olduğunca sinirlerime hakim olmam gerekiyor.

3SAYI: Son olarak hedeflerini öğrenebilir miyiz?
C.C: Henüz kendimi ispatlayamadım, sürekli takım değiştiriyorum ama yaşım daha çok genç ve çok çalıştığıma inanıyorum. Belirli bir takım olarak hedef belirlemek bence doğru değil. Ama Birinci Lig’de ve basketbol camiasında saygıdeğer ve oyunu ile söz ettiren bir basketbolcu olmak istiyorum.

Röportaj: Gizem Kumbasar