Olin Edirne Başantrenörü Gökhan Taştimur yaptığı yazılı açıklamada çarpıcı açıklamalarda bulundu
10 Şubat Perşembe günü Kayseri’de Süper Toto Türkiye Kupası’nda karşılaşacakları Galatasaray Cafe Crown maçının çok zor geçeceğini, zor bir kulvarda olduklarını fakat kazanmak için mücadele edeceklerini belirtti. Beko Basketbol Ligi’nde oyundan kopmayarak disiplinli oyunlarıyla Galatasaray’ı yendiklerini hatırlarak, Perşembe günü aynı eforu sarfetmek adına sahada olacaklarını belirtti.
Taştimur’un Spor Toto Türkiye Kupası ile ilgili yaptığı açıklama şu şekildedir;
”Türkiye Kupası’nda çok zor bir kulvarda olduğumuz, çok zor bir kura çektiğimiz kesin. Birinci turda Galatasaray Cafe Crown’u, ikinci turda da Fenerbahçe Ülker ya da Banvit’i geçmemiz gerekecek. Ama işin zorluğu ya da kolaylığı bizi çok da fazla ilgilendirmiyor. Ligde ve kupada ilk yılımız olduğu için elemek veya elenmek üzerinde çok fazla durmuyoruz. Bizim için bunun hiçbir önemi yok. Bu bakış açısına sahip olunca da ekstra bir hazırlık dönemi geçirmiyoruz. Yapmamız gereken çalışmaları aynı düzen içinde devam ettiriyoruz. Bizim tek düşüncemiz sahaya kendi basketbol düzenimizi disiplinli bir şekilde yansıtmak ve alacağımız neticelerle gidebildiğimiz yere kadar gidebilmektir. Galatasaray Cafe Crown Beko Basketbol Ligi’nin saygı duyulması gereken 2-3 takımlarından biri. Bunu sadece maç sonuçlarına bakarak söylemiyorum. Bunu bugünkü yapılanmalarına ve önümüzdeki sezonlara yaptıkları yatırımlara bakarak bir bütün içinde söylüyorum. Umarım her iki takım da Kayseri’de kendi basketbol anlayışlarını sahaya en iyi şekilde yansıtarak maçı seyredecek olan herkese keyifli, basketbol açısından dolu bir maç seyrettirirler. İlk turdaki rakibimiz Galatasaray Cafe Crown ve diğer takımlara Spor Toto Türkiye Kupası’nda başarılar diliyorum” dedi.
Gökhan Taştimur, Ligin 17. haftasında Ankara’daki Türk Telekom maçında yaşanan olaylara da değinerek, ”Atatürk Spor Salonu’nda yaşadıklarım hayatım boyunca çok kötü bir anı olarak kalacaktır” diye belirtti ve şöyle devam etti.
”Ligin 17. haftasında Türk Telekom ile Ankara’da oynadığımız maçta maruz kaldığımız ortamı 22 yıllık antrenörlük hayatım boyunca hiç yaşamadım. Şahsıma, eşime, çocuklarıma yani aileme yönelik ağza alınmayacak derecede, daha önce Türkçede hiç duymadığım küfürler ile tacizde bulunuldu. Ankara Atatürk Spor Salonu’nda, asla basketbol seyircisi olarak görmediğim bir grup tarafından en hafifinden terbiyesizce niteleyeceğim küfürlere maruz kaldım. Bu ağza dahi alınmayacak küfürler sadece şahsıma yapılmış olsaydı önemsemeyecektim bile. Ama belirttiğim gibi eşime, çocuklarıma, aileme hitaben çok ağır ve terbiyesizce küfürler sarf edildi. Çok duygusal bir yapıya sahip olduğum için, Türk Telekom maçında karşılaştığım bu hayasızca durum beni çok üzdü.
Ailem içerde veya dışarıda her maçımızı kaçırmadan izlemeye gayret eder. Maçın okul gününe denk gelmesi nedeni ile Ankara’da Türk Telekom maçında olamadılar. Ve ben ilk defa eşim ve çocuklarımın bir maçta olmamalarına, dolayısıyla bu insanlıktan çıkmış kesim tarafından edilen küfürleri duymamalarına sevindim. Maçın neticesinin bütün bu söylediklerim ile hiçbir ilişkisi yok. Her zaman söylediğim gibi maçların sonuçları o kadar önemli değil. Türk Telekom ile oynadığımız maçta da hakemlerin iyi ya da kötü yönetmeleri üzerinde de durmuyorum. Önemli olan o gün Ankara Atatürk Spor Salonu’nda o çirkin, pespaye atmosfere maruz kalmamız. Ve ben bunu hayatım boyunca çok kötü bir anı olarak taşıyacağım. Ankara’da yaşadıklarımızdan sonra, bir kere daha gördüm ki, kulüp olarak, maçlarımıza gelen her Edirneli basketbolsever, o muhteşem taraftarımız ile gurur duymamız gerekiyor ve biz onlarla binlerce kez gurur duyuyoruz. Edirne’yi kulübü, takımı ve taraftarı ile hep birlikte örnek bir basketbol şehri yapacağız’‘ diyerek sözlerini noktaladı.