İlk Mağlubiyetimizi Aldık: Litvanya 75 – Türkiye 68

Avrupa Şampiyonası’na iyi bir başlangıç yapan ve oynadığı iki karşılaşmadan farklı galibiyetlerle ayrılan 12 Dev Adam, grubundaki üçüncü maçında ev sahibi Litvanya ile karşılaştı.

Avrupa Şampiyonası’nda A Grubu’nda üçüncü maçında A Milli Takımımız, ev sahibi Litvanya’ya 75-68’lik skorla mağlup oldu. Yarın grubunda maç oynamayacak olan Ay Yıldızlılarımız, 4 Eylül Pazar günü TSİ 17:45’te Polonya ile karşı karşıya gelecek. Karşılaşma NTV Spor’dan canlı yayınlanacak.

Ersan İlyasova’nın basketiyle mücadeleye başlayan Ay Yıldızlılarımız ilk dakikayı da 2-0 önde geçti. Rimantas Kaukenas ile ilk sayılarını bulan Litvanya, 3.dakika sonunda durumu 5-4’e getirdi. Ersan İlyasova ve Kerem Tunçeri ile dış atışlarda istediği isabeti bulamayan Millilerimiz, buna karşın hücum ribaundlarında etkili oldu. Ancak Kerem ve Ersan’ın zor atışları sayıya çevirmesiyle A Milli Takımımız, 8.dakikada skoru eşitledi (11-11). Boyalı alanda Hidayet’in asistini sayıya çeviren Ömer Aşık, skoru 16-15’e getirirken, ilk periyotu ise Litvanya, Darius Songaila’nın basketiyle 17-19 önde tamamladı.

İkinci periyota kenar oyunundan Martynas Pocius’un basketiyle başlayan Litvanya, farkı da 4 sayıya çıkarttı (17-21). Enes Kanter’in orta mesafe isabeti ve hızlı hücumu tamamladığı pozisyonla skor üreten Ay Yıldızlılarımız, Oğuz Savaş ile de durumu 23-21’e getirdi ve Litvanya da mola aldı. Savunmadaki direnciyle rakibinin şut yüzdesini aşağı çeken Millilerimiz, Ömer Onan ve Ömer Aşık’ın da basketleriyle 15.dakikada farkı 6 sayıya çıkarttı (27-21). Rimantas Kaukenas’ın orta mesafe isabeti sonrasında mola alan Ay Yıldızlılarımız, Hidayet Türkoğlu ile serbest atış çizgisinden iki isabet buldu. Son dakika içerisinde Ömer Onan ile iki sayılık basket bulan A Milli Takımımız, devre sonunda soyunma odasına, Simas Jasaitis’in üç sayı isabetine rağmen 35-32 üstün gitti.

Paulius Jankunas ve Ender Arslan’ın karşılıklı sayılarıyla üçüncü periyotun ilk dakikası geride kaldı. Sarunas Jasikevicius’un hücumları organize ettiği Litvanya, Marijonas Petravicius’un serbest atışlarıyla 24.dakikada farkı 1 sayıya indirdi (39-38). Ancak Ersan İlyasova ile Ömer Aşık’ın boyalı alandaki sayılarıyla Ay Yıldızlılarımız skoru 45-39’a getirdi ve Litvanya da mola aldı. Aranın ardından Pocius’un serbest atışı ve Songaila’nın da orta mesafe isabetiyle hücumdaki suskunluğunu bozan ev sahibi ekip, 28.dakikada durumu 47-47 yaptı. Hidayet Türkoğlu’nun turnikesiyle rakibinin serisine son veren Millilerimiz, rakibinin savunmada kaptığı iki top sonrasında üçüncü periyotu 49-51 geride tamamladı.

Son 10 dakikalık bölüme Marijonas Petravicius’un basketiyle başlayan Litvanya karşısında Millilerimiz, Ersan İlyasova’nın dört sayısıyla skora dengeyi getirdi (53-53). Boyalı alanda Ömer Aşık ile smaç basket bulan Ay Yıldızlılarımız, 58-56’lık skorla da öne geçti. Ancak Sarunas Jasikevicius’un üç sayı isabeti veRimantas Kaukenas’ın da turnikesiyle skora eşitliği getiren Litvanya, 36.dakikada Mantas Kalnietis’in orta mesafe isabetiyle 61-63 ile üstünlüğü eline aldı. Mola alan Ay Yıldızlılarımız, Emir Preldzic’in turnikesi ve bir hücum sonrasında da serbest atışları sayıya çevirmesiyle durumu 65-63 yaptı. Son dakika içerisinde Darius Songaila ile serbest atışları değerlendiren Litvanya, Emir Preldzic’in top kaybı sonrasında hücumdan skor çıkartamadı. Bitime 15 saniye Jasikevicius ile serbest atış çizgisinden iki sayı bulan Litvanya, karşılaşmadan da 68-75 galibiyetle ayrıldı.

TÜRKİYE (68): Cenk Akyol (1 asist), Emir Preldzic 7 (2 ribaund- 3 asist), Ömer Onan 10 (1 ribaund), Ersan İlyasova 20 (4 ribaund- 1 asist), Kerem Tunçeri 2 (1 asist), Oğuz Savaş 2, Ömer Aşık 11 (13 ribaund), Ender Arslan 2 (1 ribaund- 3 asist), Enes Kanter 5 (3 ribaund), Hidayet Türkoğlu 9 (2 ribaund- 4 asist),

LİTVANYA (75): Rimantas Kaukenas 11 (4 ribaund- 1 asist), Mantas Kalnietis 9 (2 ribaund- 3 asist), Martynas Pocius 9 (2 ribaund- 1 asist), Paulius Jankunas 7 (5 ribaund- 2 asist), Darius Songaila 12 (5 ribaund- 2 asist), Simas Jasaitis 11 (5 ribaund- 1 asist), Ksistof Lavrinovic, Sarunas Jasikevicius 7 (1 ribaund- 7 asist), Marijonas Petravicius 5 (1 asist), Robertas Javtokas 4 (6 ribaund)

1.PERİYOT: 17-19
2.PERİYOT: 18-13
3.PERİYOT: 14-19
4.PERİYOT: 19-24

Türkiye – Litvanya Maçı

Avrupa basketbol şampiyonası hızla devam ederken bu akşam gecenin en önemli maçında evsahibi Litvanya ile gururumuz 12 dev adam karşı karşıya gelecek. Maç Saat 21.00 de NTVSpor ekranlarından canlı oalrak yayınlanacak.

A grubunun sıralamasını belirleyecek bu karşılaşma her iki takım içinde bir üst tur için büyük önem taşımakta.

Litvanya evsahipliğinin verdiği avantajı en iyi şekilde kullanarak üzerimizde baskı kurmaya çalışacaktır ancak millilerimizin bu işinde üzerinde gelebilecek kapasitede olduğunu biliyoruz.

Bu maçta çok az hata yapıp sinirlerimize hakim olmamız durumunda galip gelerek üst turu garantilemenin yanı sıra çeyrek final içinde büyük bir adım atmış olacağız.

Kolay geçen ilk 2 maçın aksine bugun oynayacağımız Litvanya maçı çok zor geçecek. Her top altın değerinde olduğu için faul atışlarından da yüksek yüzdeyle yararlanmamız gerekmekte.

Zor maç ama umarım kazanan ve çeyrek final yolunda önü açılan biz oluruz.

Başarılar 12 dev adam kalibimiz seninle..

2’de 2 Oldu..

A milli basketbol takımımız Avrupa şampiyonasında oynadığı 2. maçı da kazanmasını bildi.

Avrupa Basketbol Şampiyonası 2. maçında Türkiye Büyük Britanya’yı 90-61 mağlup etti. Karşılaşmada tüm oyuncularımız sayı bulmayı başarırken maçın en etkili ismi Emir Peldzic oldu.

Ay yıldızlılarda Emir Preldzic 15 sayı, 6 asist, 4 ribaundla galibiyette büyük pay sahibi olurken, Ömer Onan 14 sayı, 4 ribaund, 2 asistle, Enes Kanter de 11 sayı ve 5 ribaundla mücadele etti.

Turnuvaya yarın oynayacağımız Litvanya maçı ile devam edecek. O maçı da kazanmamız taktirde üst turu garantileyeceğiz.

12 Dev Adam Rahat Başladı

Litvanya’da düzenlenen Avrupa Basketbol Şampiyonası’nda Türkiye, zayıf rakibi Portekiz’i 79-59 mağlup etti.

Zayıf rakibi karşısında maça Hidayet Türkoğlu ve Enes Kanter’in skorer oyunu ile başlayan Milli Takım, ilk çeyreği 15-9 önde geçti. Maçın ilk çeyreğinde Milli Takım adına Emir Preldzic’te etkili bir oyun sergiledi.

Portekiz, pota altında Enes Kanter’i ilk devre boyunca durduramadı. İkinci periyoda da damga vuran Enes, 12 Dev Adam’ın farkı artırmasını sağladı. Türkiye, ilk yarıyı 39-27 gibi farklı bir skorla önde kapattı.

İkinci yarıda da A Milli Takım’ın üstünlüğü devam etti. Hido ve Enes ikilisinin ilk yarıdaki skorer oyununa, Ömer Onan ve Ersan İlyasova’nın da etkili performansları eklenince aradaki fark iyice arttı. İzzet Türkyilmaz gibi genç oyunculara şans tanıyan Orhun Ene, yıldız oyuncuları da rotasyonla dinlendirme şansı buldu.

Türkiye, üçüncü çeyreğin sonunda ise 26 sayı farkla 64-38 öndeydi.

Maç boyunca yüksek şut yüzdesi ile hücum eden 12 Dev Adam, 4. çeyreğin hemen başında 68-38 ile farkı 30 sayıya kadar çıkardı.

Mücadelenin kalan dakikalarında farkın da artması ile savunma sertliğini düşüren Milliler, buna rağmen Portekiz’in farkı kapatmasına izin vermedi.

Salondan 23 sayı farkla, 79-56 üstün ayrılan 12 Dev Adam, Avrupa Basketbol Şampiyonası’na rahat bir galibiyetle başladı. Türkiye, turnuvanın ikinci maçında yarın Britanya ile saat 17:452te karşılaşacak. Bu maçta NTVSpor ekranlarından canlı olarak yayınlanacak. NTVspor

Manisa’nın TB2L temsilcileri hazırlık karşılaşması yaptı

TB2L’nin iki Manisa temsilcisi Vestelspor ve Akhisar Belediye 28.08.2011 saat 18.00’de Manisa Atatürk Spor Salonu’nda bir hazırlık karşılaşması oynadı. Akhisar Belediye kadrosunda yabancı oyuncusu ile mücadele ederken, Vestelspor yerli oyuncularla karşılaşmayı oynadı.

 

İlk periyod itibari ile maçta üstünlük sağlayan ekip evsahibi Vestelspor olurken, ilk periyotta 14-9 Vestelspor üstünlüğü ile geçildi. Devreye 31-18 Vestelspor ile girilirken, üçüncü periyod 52-28 geçilirken maçıda 64-47 Vestelspor kazandı ve ilk hazırlık maçından galibiyet ile ayrıldı.

Karşılaşmada Vestelspor adam adama savunma yaparken, Akhisar Belediye zaman zaman adam adama tam saha press, tam saha zone press ve zone savunma formasyonlarınıda kullandı.

 

12 Dev Adam Kadro Belli, Hedef Belli

A Milli Basketbol Takımımızın Avrupa Basketbol Şampiyonası Eurobasket 2011’de mücadele edeceği 12 kişilik oyuncu kadrosu belli oldu.

31 Ağustos 18 Eylül tarihleri arasında Litvanya’da gerçekleşecek olan Avrupa Şampiyonasında hedef olimpiyat oyunlarına gitmek ve madalya almak. Umarım Madalya’nın rengi bu kez altın olur. Bu potansiyele sahip olsakta işimiz hiç kolay değil. Rakiplerimizde en az bizim kadar güçlü ama iyi konsantre olup bunların arasından sıyrılmamız gerekmekte.

 

İşte kadroda bulunan 12 dev adam:

Cenk Akyol, Ender Arslan, Kerem Tunçeri, Sinan Güler, Emir Preldzic, Oğuz Savaş, Ömer Onan, Ömer Aşık, Ersan İlyasova, Hidayet Türkoğlu, Enes Kanter, İzzet Türkyılmaz.

 

Muhtemel İlk 5

Kerem Tunçeri : Milli takımızın 1 numaralı oyun kurucu. Onun iyi oynaması kazanmamız anlamına geliyor.

Ömer Onan: Kendini geliştirmenin yaşı yoktur buna en güzel örnek Ömer Onan. Kilit savunmacı ve en önemli dış skorerimiz.

Hidayet Türkoğlu: Artık basketbolu olgunluğuyla oynuyor , şut yüzdesi bizim turnuva sıralamızı belirler. Kaptanımıza güvenimiz sonsuz. Takımı en iyi şekilde yöneteceğine ve elinden geleni yapacağına eminim. Böyle kariyere bir de olimpiyat madalyası eklemesi gerekiyor.

Ersan İlyasova: İyi oyununa her zaman ihtiyacımız olan oyuncumuz. Skorer kimliğine ihtiyacımız olacak.

Ömer Aşık: Artık kendine daha çok güveniyor ve pozisyonları tek el smaçla da bitiriyor. Ancak oyuncumuza ikili oyun hazırlamak ve onu sürekli hatırlamak gerekiyor. Faul yüzdesi de gelişti. Umarım %65 üzeri atabilir. Bloklarla da pota altını kararması lazım.

 

Benç

Ender Arslan: Her ne olursa olsun oyuna bir enerji getirdiği kesin. Süpriz skor bulan oyuncumuz olabilir. Uzunlara da ikili oyun hazırlayabilir.

Sinan Güler: İşte gerçek enerji veren isim. Gerek savunması gerekse korkusuz içeri dalışlarıyla etkili olabilecek bir oyuncumuz.

Emir Preldzic: 3. oyun kurucumuz,  iki ve üç numaralı pozisyonlarda ihtiyaç duyulacak isim. 4 kısaya dönersek 4 numarada oynar. Ondan kritik sayılar ve savunma katkısı bekliyorum.

Cenk Akyol: Ondan bolca 3 sayı bekliyoruz. İsabetli her şutu oynama süresini arttıracaktır, savunmada adam kaçırmaması şartıyla.

Enes Kanter : Kendisini göstermesi için bundan daha iyi bir platform olamazdı. Tüm gücünü vererek NBA Draftının 3. numarası olduğunu göstermeli. Alacağı hucum ribauntları sonucu basket faullerini bekliyoruz.

Oğuz Savaş: Oğuz’a bu yıl çok iş düşecek. Çünkü artık 2. uzunumuz konumunda. Oyuna girdiğinde skor katkısı bekliyoruz.

İzzet Türkyılmaz: Kadrodaki uzun oyuncu sıkıntısından dolayı kendisine yer edinmiş genç pivot oyuncumuz. Pek forma şansı bulamayabilir ama kazanabileceği tecrübe ile kendini geliştirip önümüzdeki yıllar milli takımımıza hizmet edebileceğini göstermeli.

Koç Orhun Ene: Maçın başından sonuna kadar oyun disiplininden kopmadan takımımızı yönetmesi gerekiyor ve tabiki maç sayısı fazlasından dolayı rotasyonu iyi kullanmalı. Oyuncu seçimi konusunda sadece Furkan Aldemir / İzzet Türkyılmaz seçimi tartışılsa da ben Ona ve seçimlerine saygı duyuyorum. Değerli hocama ve milli takıma başarılar diliyorum.

 

12 Dev Adam’ın bizi yine gurulandırarak madalya almasını istiyoruz. Bu kez kolay olmayacak ama başarmak zorundayız. Grubumuz ve çapraz grubumuz çok zorlu buradan sıyrılırsak finale kadar önümüz açık. Ama önce bir şu grubu atlatalım..

 

A Milli Takım’ın A Grubu maç programı şöyle:

31 Ağustos Çarşamba: 17.45 Türkiye-Portekiz
1 Eylül Perşembe: 17.45 Türkiye-Büyük Britanya
2 Eylül Cuma: 21.00 Türkiye-Litvanya
4 Eylül Pazar: 17.45 Türkiye-Polonya
5 Eylül Pazartesi: 17.45 Türkiye-İspanya

 

Bekir Sıddık KOÇ


 

Power Balance Enerji ve Denge Bilekliği (%100 Orijinal)

Power Balance Enerji Bilekliği (Hologramlı Orijinal Ürün, Kargo Bedava!)

Bu yıl adını sıkça duyduğumuz Power Balance bileklikleri bir çok yerde satışa sunuldu yalnız bu ürünleri alırken dikkatli olmanız lazım. Çünkü bir çok üründe olduğu gibi bu ürününde sahtesini ve işe yaramazını sizlere ucuz fiyat altında satabilirler. 3SAYI dergisi olarak yaptığımız araştırmalar sonucunda Orjinal Power Balance denge bilekliğinin orijinal satışının yapıldığı TvShop Firmasını öneriyoruz. Bu siteden satın alacağınız ürün orijinallik garantisi altında olup ambalaj üzerinde taklit edilemez Hologram bulunmaktadır.

8 Renk ve farklı uzunluklardaki bol ürün seçeneğini TvShop’tan inceleyebilirsiniz. Bir çok basketbolcunun kullandığı bu ürüne siz de sahip olabilirsiniz. Şimdi gelelim bu bileklik hakkında bilgi vererek ne işe yaradığına.

Negatif İyon:

Negatif iyon doğada var olan bir elementtir. Yapılan araştırmalar,insanların yeteri kadar,sağlıklı ve vücutlarındaki atıl olan enerjiyi maksimum seviyede kullanmaları ve daha temiz hava solumaları için, cm3 alanda en az 1500 negatif iyon yoğunluğunun bulunması gerektiğini ortaya çıkarmıştır. Artan hava kirliliği, ve elektromanyetik cihazların yaydığı zararlı ışın ve sinyaller yüzünden negatif iyonlar büyük şehirlerde yeteri kadar bulunmamaktadır.

 

 Doğadaki negatif iyon yoğunluğuna baktığımızda


Şelale eteklerinde: 50.000 (-) iyon cm3
Dağlarda : 8.000 (-) iyon cm3
Deniz kıyılarında : 4.000 (-) iyon cm3
Ormanlarda : 3.000 (-) iyon cm3
Şehir Dışında : 1.200 (-) iyon cm3
Şehir İçinde : 200 (-) iyon cm3
Konutlarda : 20 (-) iyon cm3

Şimdi, Türkiye’de İlk Defa, Sadece TvShop Stoklarında, Sınırlı Üretim Orijinal NBA (Amerikan Basketball Ligi) Lisanslı Power Balance Seçeneği İle!

Avrupa, Amerika ve Uzakdoğu’da insanlar her geçen gün biraz daha gençleşmek için haftada bir 1-2 saatlik, 3 ya da 4 kür halinde uygulanan ve bedeli her seans için birkaç yüz dolarla ifade edilen negatif iyon kürü yapmaktadırlar.

Power Balance Bileklik Nedir?

Vucut ile temas ettiği andan itibaren Power Balance bilekliğin içindeki iki hologram sayesinde kişiye güç, denge ve esneklik sağlayan müthiş bir amerikan buluşu. vucudunuzun enerjisini düzenleyerek statitik hale getirir. bileğinize takip testlerini yaptığınızda ağzınızın bir karış açık kalarak şoka girmeniz muhtemeldir. türkiyede de bazı basketbolcu ve futbolcularında kolunda power balance görmek mümkündür. Bu bileklik sayesinde gün içerisinde harcadığınız enerjinizi, dengenizi ve vücut esnekliğinizi , yorulmadan maksimum seviyede kullanacaksınız ve elektronik cihazların yaydığı negatif unsanlardan korunup, açık bir bilince sahip olacaksınız. Erken kalkma probleminiz ortadan tamamen kalkacaktır.

Power Balance Hakkında Sorular:

Ürün kaşıntı, tahriş vb etkiler yaratır mı?
Hayır. özel olarak formüle edilmiş olan Power Balance Bileklik, istenmeyen yan etkiler yaratmaz.

Etkiyi görmek için ne kadar süre kullanmalıyım?
İlk kullanımla beraber etkileri gözlemlemeye başlarsınız.

Etkisi kalıcı mıdır?
Power Balance kalıcılık durumu kullanıldığı sürece etkisini gösterir.

Hamileler ürünü kullanabilir mi?
Hamilelikte kullanılması sakıncalı olabilir.

ABD’den İthal, Halogramlı, Orijinal kutusu içerisinde!

Sipariş vermek için hemen tıklayınız!

2011 Avrupa Basketbol Şampiyonası Programı

31 Ağustos – 18 Eylül tarihleri arasında gerçekleşecek olan Eurobasket 2011’in ilk tur maç programı ve canlı yayınları belli oldu.

Maçlar NTVspor’dan canlı ve bant yayınlarıyla ekranlara gelecek.

Türkiye , 2011 Avrupa Şampiyonası’nda İspanya, Litvanya, İngiltere, Polonya ve Portekiz takımlarıyla aynı grupta mücadele edecek.

Son Dünya ikincisi olarak Avrupa Şampiyonasına katılacak olan 12 dev adama 3SAYI Basketbol Dergisi olarak başarılar dileriz.

EUROBASKET 2011 YAYIN AKIŞI

31 AĞUSTOS ÇARŞAMBA
15:15 İSPANYA – POLONYA CANLI
17:45 TÜRKİYE – PORTEKİZ CANLI
21:00 LİTVANYA – BRİTANYA CANLI

1 EYLÜL PERŞEMBE
15:15 PORTEKİZ – İSPANYA CANLI
17:45 BRİTANYA – TÜRKİYE CANLI
21:00 ALMANYA – İTALYA CANLI

2 EYLÜL CUMA
15:15 İSPANYA – BRİTANYA CANLI
21:00 TÜRKİYE – LİTVANYA CANLI

3 EYLÜL CUMARTESİ
18:00 YUNANİSTAN – MAKEDONYA CANLI
21:00 RUSYA – BELÇİA CANLI

4 EYLÜL PAZAR
17:45 POLONYA – TÜRKİYE CANLI
21:00 LİTVANYA – İSPANYA CANLI veya BANT
21:00 ALMANYA – SIRBİSTAN CANLI veya BANT

5 EYLÜL PAZARTESİ
17:45 İSPANYA – TÜRKİYE CANLI
21:00 SIRBİSTAN – FRANSA CANLI

 

2. Tur Maç programımız için tıklayınız.

Adidas İstanbul Cup Turnuvası Programı

Avrupa şampiyonası öncesi son hazırlık turnuvamız olan Adidas İstanbul Cup Turnuvası 24 Ağustos Salı günü başlıyor. Abdi İpekçi spor salonunda oynanacak turnuvaya Türkiye’nin yanı sıra Ukrayna, Karadağ ve Yeni Zellanda takımları katılıyor. Turnuva’daki ilk maçımız Yeni Zellanda takımı ile Çarşamba gecesi saat 21.00’de.

Türkiye’nin maçları CNN Türk ekranlarından canlı olarak yayınlanacak.

Adidas İstanbul Cup Turnuvası Programı
24/08/2011 18:30 Ukrayna – Karadağ
21:00 Türkiye – Yeni Zelanda

25/08/2011 18:30 M#1 Mağlup – M#2 Mağlup
21:00 M#1 Galip – M#2 Galip

2011 NBA Finalleri Miami vs Dallas

Son derece çekişmeli ve sürprizlerle dolu 2011 playofflarında son durağa geldiğimizde ilgi çekici bir eşleşme vardı. Dallas ve Miami takımlarının karşılaşmasından daha ilginç ve heyecan verici eşleşmeler olabilirdi ancak bu seriyi ilginç kılan 5 yıl önce yaşanan 2006 NBA finalleriydi.

 

Böyle bir çöküş nasıl unutulabilir ki? Dallas Mavericks seride 2-0 öndeydi ve 3. maçın bitmesine 7 dakikadan az bir süre kalmışken 13 sayılık bir avantaja sahipti. Ancak Dwyane Wade NBA tarihinin en unutulmaz ve en büyük performanslarından birine imza atarak o maçı ve seriyi çevirdi. Üst üste 4 maç kazanan Miami 4-2 ile şampiyon olurken Dwyane Wade 34.7 sayı 7.8 ribaund 3.8 assist 2.7 top çalma ile oynadı. Üstelik serinin hiçbir maçında normal sürede takımlar 100 sayıyı geçmeyi başaramazken Wade maç başına 34.7 sayı atıyordu.

 

O yılki Dallas kadrosundan takımda sadece Nowitzki ve Jason Terry kalmış olsa da, o seride yaşananların diğer oyuncuların akıllarına da sıklıkla geldiğini düşünüyorum. Özellikle ilk turda Portland karşısında maç içinde yaşanan çöküşün ardından. Tabiî ki de bu olay en çok Nowitzki ve Terry’yi etkiliyordu çünkü onlar o anı yaşamışlardı. Nowitzki şampiyon olduktan sonar gazetecilere; ‘2006’daki mağlubiyette şimdikinden çok daha hızlı parti yaptık. Mağlubiyetin acısını unutmak için her gün partilere gidiyorduk. Terry 2 hafta boyunca her akşam gelir beni alırdı.’diyor

 

Kanıtlayacak çok fazla şeyi olan iki takımın mücadelesiydi bu seri. Bir tarafta 2006’daki çöküşü taraftarlarına unutturmak isteyen yaşlı bir kadroya sahip Dallas, diğer tarafta ise bütün yıl finale çıkamayacakları söylenen ve haklarında yazılıp çizilmedik olay kalmayan Miami.

 

İlk maça hızlı başlayan taraf genç Miami idi ancak Dallas maçın ortalarında kontrolü ele aldı. Ligdeki en iyi hücum oyuncularından 4 tanesinin sahada olduğu bu seri savunmaların savaşıydı. Eski günlerinin aksine son yıllarda Dallas iyi bir savunma takımına dönüşmüştü. 3. çeyrekte bi ara 8 sayı geriye düşen Miami LeBron’un önderliğinde maçı çevirmesini bildi. Miami’nin aldığı 16 hücum ribaundu ( Dallas yalnızca 6 hücum ribaundu alabildi) farkın açılmasını önlerken 2. yarıda LeBron’un Jason Terry’yi savunması Mavs hücumuna zor anlar yaşattı. Çeyreğin sonlarına doğru bulduğu 2 üçlükle takımı ateşleyen LeBron Miami’yi maça ortak etti. İlk yarıda durgun olan Wade’de ikinci yarı daha agresif oynayarak son çeyrekte 7 sayılık bir katkı yaptı ve Miami seride 1-0’lık üstünlüğü ele geçirdi. Maçtan sonra golf arabasının arkasında salondan ayrılan LeBron ve Wade’in ifadeleri seriyi kolayca kazanacaklarını düşündüklerini gösteriyordu. Özellikle LeBron’unki.

 

Finallerin 2. maçı NBA tarihinin unutulmazları arasına giren bir maçtı ve seride bir dönüm noktası oldu. Kafa kafaya giden maçta 2. çeyrekte 13-0’lık seri yakalayan Miami bitime 7 dakika kala 15 sayılık bir avantaj yakalamıştı. Bu yıl playofflarda Dallas’ın büyük farkları eritip maç kazandığına şahit olmuştuk. Ancak savunma takımlarına karşı bunu yapmak daha zordur. Dwyane Wade’in farkı 15’e çıkardığı üçlüğünden sonra Dallas benchinin önünde yaptığı sevinç hareketi Mavs oyuncularını ateşledi. Hatta takım arkadaşları sahaya girmesin diye kenarda oturan Jason Terry’yi tutmak zorunda kaldılar. Bu dakikadan sonra oyunun dizginlerini ele geçiren Dallas yavaş yavaş rakibine yaklaştı. Hücumda kötü tercihler yapıp el üstü üç sayılık atışlara yönelen Heat skor avantajını kaybetti ve son 30 saniyeye berabere girildi. Son anlarda Nowtizki’nin 3 sayılık basketine, Heat mola dönüşü Mario Chalmers ile cevap verdi ve  maçta tekrardan beraberlik sağlandı. O ana kadar 22 sayı atmış olan ve sol orta parmağında yırtık bulunan Nowitzki bitime 10 saniye kala topu ampülün tepesinde eline aldı. Sırtındaki Chris Bosh’u, şuta kalkmaya hazırlanır gibi yaparak attığı vücut çalımıyla oyundan düşürdü ve  kendisine yarattığı bir adımlık avantaj ile Bosh yetişemeden turnikeyi bıraktı.

 

3. maç için Dallas’a gidildiğinde Miami’li oyuncular daha agresif olacaklarını söylemişlerdi ve sözlerini tuttular. Boyalı alanda Dallas’a 40-22 üstünlük sağlayan Miami, Dallas’ın top kayıplarından 19 sayı üretti. 3. çeyrekte 17-2 lik bir seri yakalayan Dallas maça ortak oldu ve maçın son bölümlerinde büyük bir heyecan yaşandı. Son çeyrekte 15 sayı atan ve takımının son 12 sayısına imza atan Nowitzki, son saniyelerde önce bir top kaybı yapıp ardından maçı uzatmaya götürebilecek olan şutu kaçırınca bu sefer kahraman olamadı. İlk iki maçta çok kötü şut atan ve 3. maçta 6-17 ile oynayan Chris Bosh bitime 40 saniye kala maç kazandıran basketi soktu ve eleştirileri bir nebze olsun susturdu. Ayrıca maçtan önce Deshawn Stevenson’ın Wade ve LeBron için söylediği ‘Sanki oyuncu değil birer aktörler. Her pozisyonda faul istiyorlar ve çok iyi rol yapıyorlar. İstedikleri düdükleri alamayınca da hemen itiraz ediyorlar’ demesi ortalığı kızıştırdı. Cleveland – Washington günlerinden kalan LeBron ile arasındaki söz düellosu ise tekrardan alevlendi.

 

Jason Terry Dallas’ın playoff başarısızlıklarında en çok eleştiri alan oyunculardan birisiydi ve finallerde LeBron’un savunmasında zorlanıyordu. İlk 3 maçta son çeyreklerde Terry çok kısıtlı bir katkı vermişti. Final serisinde LeBron’a son çeyreklerde bile neden agresif oynamadığıyla ilgili sorular sorulduğunda, takımı oynatmaya yöneldiğini ve maç sonlarında yaptığı savunmanında yabana atılmaması gerektiğini söyledi. Konuşmayı çok seven Jason Terry ise ‘LeBron’un beni her maç böyle savunabileceğini düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. İleriki maçlarda performansım artacak’ dedi. Terry’nin artık kanıtlayacağı bir şey daha vardı.

 

Dördüncü maça ilk 3 atışında isabet bularak başlayan Nowitzki daha sonraki 11 şutundan 10’unu kaçırdı. Sahada yürümekte bile zorlandığı görülen Nowitzki’nin bu halini gören gazeteciler araştırmaya başladı ve devre arasına gerçeği öğrendiler. Dirk Nowitzki’nin ateşi maç günü bir ara 38.5 dereceye kadar çıkmıştı ve ilaçlarla oynuyordu. Liderliğin sürekli el değiştirdiği maçta, bitime 30 saniye kala Dallas 1 sayı öndeyken Nowitzki topu eline aldı ve takımına 3 sayılık avantajı getiren turnikeyi atarak, hastalık ve parmağındaki sakatlıkla uğraşırken NBA Finallerinde bir maçı daha takımına kazandırdı. Dallas cephesinde Chandler’ın 9’ü hücum ribaundu 16 ribaundluk performansı çok önemliydi. Jason Terry ise maçtan önce verdiği sözü tutmuş ve 17 sayısının 8’ini son çeyrekte bulmuştu. Kaybedilen 3. maçtan sonra bir değişikliğe giden Rick Carlisle J.J Barea’yı ilk 5 e yerleştirip Stevenson’ı kenardan getirdi. Bu değişiklik bu maçta olmasa bile sonraki 2 maçta Dallas’a büyük yarar sağladı. Miami tarafında Wade 32, Bosh 24 sayı atarken LeBron sadece 8 sayıda kaldı. Bütün bir yıl eleştirilmiş, başaramazlar dedikleri şampiyonluğa bu kadar yaklaşmış ve Celtics ve Bulls serilerinde muazzam bir oyun ortaya koymuş olan LeBron James’in finallerde sadece 8 sayıda kalması oldukça ilginç. Maçtan sonra Stevenson LeBron için; ‘Sanki maçtan çıkıp gitmiş gibiydi. O harika bir oyuncu ancak bugün 4. çeyrekte maçtan çıkıp gitmiş gibiydi.’dedi. Dwyane Wade ise önce saniyeler kala maçı beraberliğe götürebilecek faulden yararlanamadı ve son topta fark 3 sayı iken kenardan gelen pası tutamayarak bir daha hayal kırıklığı yarattı. Nowitzki’nin hastalığı duyulduktan ve maç kazandıran basketi attıktan sonra gazeteciler hemen onun bu performansını Michael Jordan’ın 97 finallerindeki performansı ve Willis Reed’in 70 finalindeki seke seke attığı basketlerle kıyasladılar. Ancak Nowitzki sınırları biliyordu ve Jordan’ın performansıyla kıyaslanamayacağını kendisi belirtti.

 

5. maçtan önce LeBron James Twitter aracılığıyla hayranlarına ‘Ya şimdi ya da asla’ mesajını gönderdi. 5. maç için hayatımın en önemli maçı dedikten sonra James hayal kırıklığı yarattı. 8-19 şut isabetiyle 17 sayı 10 ribaunt 10 assist ile triple-double yaptı ancak kendi performansının altında oynadı. En önemlisi takımına 5. maçı kazandıramamış olması. Maçtan önce Nowitzki’nin hastalığıyla dalga Wade ile LeBron yine eleştiri yağmuruna tutuldular. Nowitzki bu hareketleri çocukça olarak değerlendirdi. 5. maçta Dallas üstünlüğü vardı. Wade’in maç içinde sakatlanıp bir ara oynayamadığı dönemde dahi LeBron yeterince agresif değildi. 2. kez ilk beşte başlayan Barea 17 sayı 5 assist 1 top kaybı ile oynadı ve ikinci yarıdaki etkinliğiyle skor avantajını Dallas’a çevirdi. Anca 4. çeyrekte atağa kalkan Miami oyuna ortak oldu ve skoru 99-95’e getirdi. LeBron’un kendisini ileriki maçlarda iyi savunamayacağını söyleyen Terry, attığı üçlük ile skoru 100-100 de eşitledikten sonra Nowitzki’nin smacına ve Kidd’in üçlüğüne yaptığı asistlerle takımının öne geçmesine yardımcı oldu.. Bitime 40 saniye kala topu tekrar eline alan Jason Terry üçlüğün 2 adım gerisinden LeBron’un üstünden attığı üçlükle farkı 7 sayıya çıkararak maçı bitirdi. Jason Terry bir söz verdi. Büyük oyuncu gibi oynadı ve sözünü tuttu. Kritik 5. maçta Dallas’ı 3-2 öne geçirdi. Nowitzki 29 sayı 6 ribaunt ile en etkili isim olurken maç içinde sakatlık yaşayan Wade 23 sayı 8 assist ile oynadı.

 

2006 yılında finallerde Miami üst üste 3 maç kazanıp 3-2 ile Dallas’a geldiğinde Miami koçu Pat Riley sadece bir günlük iç çamaşırı getirdiğini söyleyerek seriye noktayı koyacaklarını belirtmişti. 6. maçtan önce Dallas koçu Rick Carlisle’a Miami’ye kaç günlük iç çamaşırı getirdiğini soran gazetecilere kurt bir şekilde; gazetecileri iç çamaşırı hakkında konuşacak kadar yakın bulmadığını söyledi. Carlisle söyleyeceği bir söz ile rakip takımı ateşlendirmekten veya kendi oyuncularına güvenmiyormuş izlenimi vermekten çekiniyordu. Dallas’ın hem veteran hem de başarıya aç kadrosunun ekstra motivasyona ihtiyacı olduğunu düşündüğünü sanmıyorum.

 

6. maça LeBron hızlı başladı ve üst üste 4 basket buldu. Ancak bu başlangıcı devam ettiremedi ve 9-15 gibi iyi bir yüzdeyle atmasına rağmen 21 sayıda kalarak yenilgiye karşı büyük bir direniş ortaya koyamadı. İlk yarıda farkı 12 sayıya kadar çıkaran Dallas Miami’nin atağına karşı direnemedi. Heat 16-1 lik seri ile öne geçse de devrenin sonunu soğukkanlı şekilde oynayan Dallas soyunma odasına önde gitti. İlk yarıda 1-11 ile oynayan Nowitzki maçın başlarında hayal kırıklığı yaratırken Jason Terry tekrardan bir büyük oyuncu hareketi yaptı. Takımın 1. skor opsiyonunun şutları girmezken sazı eline alan Terry ilk yarıda tam 19 sayı üreterek büyük bir iş başardı. %69 ile 27 sayı atan Terry maçın en skorer ismi oldu. 3. çeyreğin sonuna doğru Dallas maça ağırlığını koydu. 6. maça da ilk beşte başlayan J J Barea 4. çeyreğin başında bulduğu sayılarla Dallas’ın farkı çift hanelere çıkarmasını sağladı ve maç boyunca 15 sayı üretti. Miami 10 sayılık farkı eritmek için saldırırken maç boyunca zorlanan Nowitzki son çeyrekte oyundaki varlığını hissettirdi. 21 sayısının 10’unu son çeyrekte atan Nowitzki moral bozucu birkaç zor şuta da imza atarak Heat’in yaklaşmasını engelledi.

 

Miami’nin şampiyonluk umutlarının mucizelere kaldığı son saniyelere girildiğinde Dallas benchinde kutlama çoktan başlamıştı. Ligin en ateşli takım sahiplerinden Mark Cuban oyuncularla kol kola kutlama yaparken maçtan sonra Dallas cephesinden ilgin açıklamalar geldi. Desahwn Stevenson ‘Dirk’ümün tadı nasıl?’ isimli bir tişörtle gezerken gazetecilere; ‘ Bu şekilde şampiyon olmaktan daha çok mutlu oldum. Bu Miami takımını ve LeBron’u yenmek bu galibiyetin tadını daha çok arttırıyor. Seri boyunca sergiledikleri tavır, seriyi rahatça kazanacaklarını düşünmelere, Dirk’e yaptıkları hareket saygısızcaydı.’

 

26 sayı 9.7 ribaund ve 2 assist ile Finallerin MVP’si seçilen Dirk Nowitzki ise ; ‘Geçmişteki başarısızlıklardan sonra bu noktaya gelip şampiyon olmak mükemmel bir duygu. Dünyanın en iyi takımında oynadığını bilmek, kimsenin yenemediği takımın bir parçası olmak tarif edilemez bir duygu. En önemlisi ise bu başarıyı kimsenin senin elinden alamayacağını bilmek ’ dedi.

 

İşte NBA’deki bu büyük yıldızların hissetmek istedikleri duygu bu. Dünyanın en önde gelen atlet ve sporcularının, en büyük yıldızlarının önemli bir bölümünü içinde barından NBA liginde, iyilerin içinde en iyisi olabilmek. NBA Finalleri uzun yıllar boyunca bize unutulmaz dakikalar yaşattı ve yaşatmaya devam edecek.

 

Sinan Cem CİVİLİ

İzmirspor Konak Belediye Çalışmalara Başladı

 

TKB2L’nin yeni takımı kadrosunu oluşturarak çalışmalara başladı. Edremit Belediye’den Belgin Sarıgedik, Bengisu Müezzinler. İzmir Büyükşehir Belediye’den Neslihan Doğan, Merve Uygül, Melis Merve Doğançay Güre Belediyesin’den, Huriye İlaslan.  İBK’dan Gamze Özdemir. Burhaniye Belediyes,’nden, Tuğçe Kaya. Hatay Dörtyol’dan, Burcu Sel. Akhisar’dan Ecem Kundil. Galatasaray’dan, Gözde Yürük’ü kadrosuna dahil eden İZMİRSPOR KONAK BELEDİYE Muammer İÇhedef yönetiminde günde çift antremanla çalışmalarını sürdürüyor. 2011-2012 sezonunda iddalı olduklarını belirten Muammer İçhedef iyi bir kadro kurduklarını 2 yerli ve 1 yabancı oyuncu transferiyle kadroyu güçlendireceklerini söyledi. İçhedef ayrıca en büyük güçlerinin Konak Bel. Başkanı Dr. Hakan Tartan’ın destekleri olduğunu da sözlerine ekledi.

2010-2011 BBL Finallerini Tekrar Hatırlayalım

Nefesleri kesen bir atmosferde oynanan Fenerbahçe Ülker-Galatasaray Cafe Crown final serisi, Fenerbahçe Ülker’in şampiyonluğu ile son buldu. Seri boyunca tribünlerde boş yer kalmaması, camia takımlarının basketbola yatırım yaptıkları zamanlarda nasıl bir seyirci ile oynayacaklarını da görme şansımız oldu.

Bu finalin adı birçok basketbol severin içinden geçirdiği gibi oldu. Fenerbahçe Ülker finale çıkmak için ezeli rakibi Efes Pilsen ile karşılaştı, Galatasaray ise ligin en iyi ekiplerinden biri olan Banvit ile karşılaştı. Her iki seriye baktığımızda Galatasaray Cafe Crown daha zor bir seri sonunda adını finale yazdırdı.

Final serisi Fenerbahçe Ülker’in sahasında başladı ve ilk maç 81-59’luk bir skor ile Fenerbahçe Ülker lehine bitti. İlk karşılaşmada Fenerbahçe Ülker adına Ömer Onan ile 15 sayı bulan Fenerbahçe Ülker, sezon içinde çok eleştiri alan Sean May ile 12, Lavrinoviç ile de 11 sayı bularak pota altında üstünlük elde ettiler. Bunların yanında Kaya Peker 9 rebound ve Emir’in 8 asist’lik katkısı bütün dişlileri çalıştırdı, buna birde sert savunmayı ekleyince Fenerbahçe Ülker ilk maçı farklı kazanmayı başardı. Galatasaray adına ise Andriç 14 sayı ile çift haneli skor üreten tek oyuncu oldu.

Serinin ikinci maçı yine Fenerbahçe Ülker’in ev sahipliğinde oynandı. Bu karşılaşmada da yine Fenerbahçe Ülker üstünlüğü vardı. Lavrinoviç ve Tomas 18’er sayı üretirlerken, Ukic ise 15 sayı ve 6 asist ile oynadı. Emir ise yine bütün istatistiklerde vardı. Galatasaray Cafe Crown için ilk maça göre daha iyi bir devre oldu ve Jerry Johnson 21 sayı, Shumpert 16 sayı, Haluk Yıldırım ise yüksek yüzeyle 10 sayı ürettiler ama karşılaşmayı Fenerbahçe Ülker 95-72 kazanarak seriyi 2-0 yaptı.

Ve sıra Galatasara Cafe Crown’un sahasında oynanacak maçlara geldi. 3. maç seri için kırılma maçıydı. Bazı basketbol severler Fenerbahçe Ülker’in seriyi süpüreceğini düşünüyorlardı. Galatasaray Cafe Crown teknik ekibi ve oyuncularının bu düşünceleri paylaşmadıkları sahada belli oldu. Fenerbahçe Ülker seyircisi gibi takımını sahiplenen bir Galatasaray seyircisi gördük. Uzatmaya giden karşılamayı Galatasaray Cafe Crown 97-93 kazandı ve “bende varım” mesajını gönderdi. Galatasaray Cafe Crown’da 5 oyuncu çift haneli rakamlara ulaşırken Shipp double double yaptı. Bu karşılaşmada Fenerbahçe Ülker adına da 6 oyuncu çift haneli skorlara imza atmasına rağmen, seri 2–1 geldi.

Galatasaray Cafe Crown’un sahasında oynanan 4. maç izleyenlere büyük keyif verdi. Konuk ekip Fenerbahçe Ülker bu maçı da 74–85 kazanarak seriyi 3-1’e getirdi ve büyük avantaj sağladı. Fenerbahçe Ülker’in pota altı üstünlüğünün hissedildiği karşılaşmada Oğuz Savaş çok yüksek bir yüzde ile 19 sayı, Lavrinoviç 15 sayı ve 9 rebound ve Ukic 17 sayı, Emir ise 18 sayı ile hücumda öne çıkan oyuncular oldular. Galatasaray Cafe Crown cephesinde ise 5 oyuncu çift haneli rakamlara ulaşmalarına rağmen galibiyete uzanamadılar.

Fenerbahçe Ülker evinde seriyi bitirir! 5. maç öncesi bu düşünce zihinlere hakimdi ama Tutku Açık ve Andric ile kaynaklanan Galatasaray Cafe Crown organizasyonu maçı 71–72 kazanmalarına yol açtı ve seri 3–2 öne geçti. Bu karşılaşmada Andric 22 sayı ile sahanın yıldızı oldu. Bu sayılarda Tutku Açık’ın payı büyüktü.

Serinin tamam mı? Devam mı? Karşılaşmasıydı 6. maç. Her iki takım açısından stressi yüksek bir karşılaşmasa, Galatasaray Cafe Crown’un evinde oynandı. “Kafa kafaya” tabiri sanırım bu maç için tam yerine oturdu. Uzun oyuncu rotasyonunda sıkıntı çeken Galatasaray Cafe Crown karşısında Fenerbahçe Ülker Oğuz Savaş ve Sean May ile toplam 29 sayı bulurken, Ömer Onan’ın 20 sayılık performansı takdir edildi. Tecrübeli oyun kurucu Jasikevicius’un 14 sayısı ise galibiyet yolunda çok kritik sayılardı. Ev sahibi Galatasaray Cafe Crown ise Jerry Johnson ile 19, Shumpert ile 18 sayı ve Tutku Açık’ın 7 sayı 6 reboun’luk performansına rağmen rakibine üstünlük sağlayamadı ve seriyi 4-2’ye getiren Fenerbahçe Ülker şampiyonluğa ulaştı.

Taraflı tarafsız bütün izleyiciler için çok güzel bir seri olduğuna inanıyorum. Sakatlıkların çok öne çıktığı seride kadro zenginliği daha fazla olan Fenerbahçe Ülker, bu süreci daha az sancıyla geçti ve bu da kazanılan şampiyonlukta çok önemli bir dinamikti. Seyirci zenginliği final maçlarına daha büyük bir zevk verdi. Umarım her iki seyircinin de aynı anda takımını destekleyebileceği maçlar çok uzaklarda olmaz. Bir basketbol sever olarak her iki takımada bu güzel seriyi bizlere izlettikleri için teşekkür ediyor ve Fenerbahçe Ülker’i kazandıkları şampiyonluktan dolayı tebrik ediyorum.

 

 

 

 

Emre DAĞDELEN

Beko Süper Cup Almanya Turnuvası Programı

12 Dev Adam Almanya’da özel bir turnuva katılıyor ve ilk maç 19 Agustos 2011 saat 18,30 da Yunanistan ile. Karşılaşma CNN Türk ekranlarından canlı yayınlanacak.

Turnuva Programı Şöyle:

Türkiye- Yunanistan 19 Agustos Cuma saat 18,30

Türkiye-Belçika 20 Agustos Cumartesi saat 16.00

Türkiye- Almanya 21 Agustos Pazar saat: 18.15

 

Milli takımımızın maçları CNN Türk’ten canlı yayınlanacak. Spor Toto World Cup’ta istenileni veremeyen milli takımımızın bu turnuvayı daha hazır bir şekilde iyi bir şekilde geçirmesini bekliyoruz.

 

12 Dev Adam Beko Super Cup’ın ardından 24-25 Ağustos tarihlerinde İstanbul’da düzenlenecek olan adidas İstanbul Cup 2011’e katılarak Avrupa Şampiyonası öncesi son hazırlık turnuvasını oynayacak. Ardında da 31 Agustos’ta başlayacak Avrupa Şampiyonasına katılmak üzere Litvanya’ya geçecek.